Galatasaray Lisesi'nin spor bayramında bulunmak üzere Çarşamba günü Mecidiyeköy Stadı'na gittim. Hafta ortası olmasına rağmen statta kalabalık epeyce fazla. Tribünler tamamen dolu. Seyirciler güneşten korunmak için kâğıttan şapkalar giymişler.. Hakikaten bunaltıcı bir sıcak var.. Sabırsızlıkla bayramın başlamasını bekliyoruz.
Saat tam 15'te hoparlörde kalın bir ses işitildi: "Sayın misafirlerimiz, geçit resmi başlıyor."
Konuşan Galatasaraylıların meşhur Muslih hocasıydı. Şehir bandosunun refakatinde geçit resmi başladı. Önden beyaz uzun pantolonlaryla aletli jimnastikçiler geçiyor. Muslih hoca hepsini ayrı ayrı tanıtıyor.
"Sayın misafirler şimdi bu sene de İstanbul ve Türkiye şampiyonluğunu kazanan futbol takımımız geçiyor."
Müthiş bir alkış tufanı ortalığı kaplıyor. Futbolcular sert adımlarla önümüzden uzaklaşıyorlar.
Arkasından İstanbul voleybol ve basketbol şampiyonu olan takımlar, orta okullar voleybol şampiyonu takım, izciler, sporcular geçiyorlar pistte bir tur yaptıktan sonra sıra ile sahadaki yerlerini alıyorlar.
İstiklâl marşı ve "Dağ Başını Duman Almış" marşı söylendikten sonra küçükler ve büyükler müzikli jimnastik hareketleri yapıyorlar. Günün en güzel oyunu eşli akrobasi ve aletli jimnastik idi.. Sporcular bu mühim kısmı da çok iyi yaptılar. Paralelde sallanırken taklalar, amuda kalkmalar seyircilerin takdirini kazandı… Bilhassa İnanç ve İhsan çok alkışlandılar. Halat çekişmede futbolcular, izcileri iki defada da mağlup ettiler. Lisenin engelli stafet yarışı, hentbolcular ile futbolcular arasında yapıldı. Nizamî yarışmadıkları için her iki takım da diskalifiye edildiler.
Gene Muslih hocanın tok sesini işitiyoruz: "Şimdi günü son müsabakası olan lise takımı ile mezunlar arasında oynanacak olan futbol maçı başlıyacak, mezunlardan oynayacak olanlar soyunma odasına gitsinler."
Muslih hocanın yanında oturan Ercüment Ekrem eğilerek Hocaya bir şeyler söylüyor. Muslih hoca devamla: "Sayın misafirler, Ercüment Ekrem Bey de kaleci oynamak istiyor ne dersiniz?"
Sahayı gülüşmeler kaplıyor. Futbol maçı hazırlıkları başlarken, sporculara mükâfat tevzi ediliyor. Şampiyon futbol takımına, voleybol, basketbol takımlarına madalyalar veriliyor…
Herkes neşe içinde… Mükâfat dağıtımı sona erdi. Mezunlar ve okul futbol takımları sahaya çıktılar. Mezunlar takımında fevkalâdelik olarak kalede Osman, santrforda da Feruhzat bey var. Lise takımda Necmi sağ açık, Fazıl sağ iç ve Korhan da santrhaf oynıyor.
Zevkli ve heyecanlı bir maç seyrediyoruz. Nihayet Doğan, Osman’ı mağlup ederek ilk golü atıyor. Hemen akabinde Aydemir beraberliği temin ediyor. İkinci devrenin sonunda santrfora geçen Korhan galibiyet golünü de atıyor.
Saat 6… Hakemin düdüğü maçın ve bayramın bittiğini haber veriyor. Bayramın bu kadar muntazam hazırlanmasında emeği geçen idareci ve öğrencileri tebrik ederiz.
Kaynak: Türkspor dergisi Yıl: 1942 Sayı 8
Sitedeki imzalı yazılar yazarlarının sorumluluğundadır.